S-300 füzeleri ile kendisine Suriye hava sahası kapanan İsrail karmaşa halinde
S-300 füze sistemleri, Suriye'ye yüksek seviyede dokunulmazlık sağlıyor ve hava sahasını İsrail'in saldırılarına karşı özel bir şekilde kapatıyor. Bu durumdan aynı şekilde Amerika'da etkilenmektedir. Suriye'nin hava korumasını yıkmaya çalışan İsrail, bu sistemin varlığıyla birlikte kısıtlanmış oldu. Bu sebeple, İsrail'in bir karmaşa halinde olduğunu görüyoruz.
General Huteyt: S-300 füze sistemleri İsrail saldırılarına karşı koruyucu bir bariyer olacaktır
İNTİZAR - Rusya Dışişleri Bakanlığı, Suriye hükümetine uçaksavar S-300 füzelerinin teslim edildiğini duyurdu. İsrail'in geçtiğimiz aylarda Suriye hava sahasında saldırılar düzenleyerek ülkenin egemenliğini ihlal etmesi, Suriye yönetimini bu modern füze sistemlerini satın almaya götüren sebeplerin başında geliyor. Bu bağlamda, “Al-Waght” analiz haber sitesi söz konusu anlaşma hakkında daha fazla ayrıntıya yer vermek için, Lübnanlı askeri uzman ve analist General Emin Huteyt ile telefon bağlantısı üzerinden özel bir röportaj gerçekleştirdi. Röportajın metnini sizlere sunuyoruz:
Suriye'nin S-300 savunma sistemleri satın alması ve Siyonist rejimin saldırılarına karşı caydırıcı bir güç kazanmasının sonuçları sizce ne olur?
S-300 füze sistemleri, modern ve gelişmiş sistemlerden oluşur. Bu sistemlerin Suriye Ordusuna sunduğu olanaklar, İsrail uçakları karşısında etkili bir bariyer kurma imkânı sağlıyor. Ayrıca İsrail'in kullandığı “GBU-39” tipi özel akıllı bombaları etkili bir şekilde engelleyebilen bu savunma sistemleri, İsrail'in füzelerinin sistemlerini karıştırabiliyor. Dolayısıyla S-300 füze sistemleri, Suriye'ye yüksek seviyede dokunulmazlık sağlıyor ve hava sahasını İsrail'in saldırılarına karşı özel bir şekilde kapatıyor. Bu durumdan aynı şekilde Amerika'da etkilenmektedir. Suriye hükümeti ise, hava sahasındaki bu ihlalin varlığını, Suriye devleti ve egemenliğine yönelik bir saldırı olarak kabul ediyor.
Suriye Ordusunun yetenekleri göz önünde bulundurulduğunda, S-300 füze sistemleri bölgedeki güç dengeleri üzerinde ne kadar etkili olur?
Bu sistemlerin Suriye Arap Ordusuna, topraklarını savunmak üzere kullanması için önemli bir savunma yeteneği verdiği kuşkusuz bir gerçektir. Suriye savaşının başından beri düzenlenen saldırılardan da açıkça anlaşıldığı gibi, Suriye'nin hava korumasını yıkmaya çalışan İsrail, bu sistemin varlığıyla birlikte kısıtlanmış oldu. Suriye hava sahasını İsrail'in yüzüne kapatan bu durum, Siyonist ordunun Suriye'yi kendisine açık bir atış alanına çevirmesini engelliyor. Kısa bir süre önce, hatta geçen ay haftada en az bir ya da iki kere Suriye hava sahasında saldırı düzenlemekten hiç çekinmeyen İsrail, Rus uçaklarının düşürülmesi ve S-300 füze sistemlerinin Suriye'ye teslim edilmesinden bu yana, açıkça görüldüğü gibi, Suriye'ye tek bir saldırıya bile cesaret edemedi.
Suriye'ye S-300 füze sistemlerinin teslim edilmesinin ardından İsrail'in hava saldırıları performansını yitirecek mi?
İster füze sistemleri olsun ister hava silahları, İsrail'in saldırı sistemleri kesinlikle etkilenecektir. Bu sebeple, İsrail'in bir karmaşa halinde olduğunu ve Rusya yoluyla durumu düzeltmeye çalıştığını görüyoruz. Ancak, şimdiye kadar bu konuda başarılı olamayan İsrail, sahada nefes alma stratejisi adı altındaki operasyonlarını sürdürmek için başka mekânlar arıyor. Gel gelelim ki, bu strateji İsrail'in yönünü İran'a çevirmesini sağlayacak gibi görünmüyor, çünkü İran'ın böyle bir saldırıya karşı tüm kapıları kapalı. Aynı şekilde tepkisi yüksek olacağı için Lübnan'a da yönelemez. İsrailli ünlü tarihçi Uri Bar Joseph'in dediği gibi, “Eğer Hizbullah ile girilen bir çatışmayı kazanırsa, Hizbullah İsrail'i Ortaçağ'a geri döndürebilir.” Bu, Hizbullah'ın yıkıcı gücünün bir göstergesidir. Burada akıllara takılan soru şudur; İsrail bu çatışmanın ve tüm güç dengelerinin değiştirildiği sahanın ortasında, Filistin cephelerine doğru ilerleyecek midir? Bu sorunun cevabını şu an bekleyip göreceğiz.
Yukarıdaki açıklamalarınıza göre, özellikle Rus uçaklarının düşürülmesinin ardından Rusya, İsrail ile koordinasyonun eskisi gibi olmayacağını açıkladı. Sizce İsrail ile Rusya'nın ilişkileri eskiye mi dönecek, yoksa aralarındaki gerilim daha büyük bir krize mi dönüşecek?
İki taraf arasındaki ilişkilerin düşmanca bir saldırganlığa doğru gideceğini düşünmüyorum. Çünkü Rusya, İsrail'e karşı bir düşmanlık gütmüyor. İsrail de aynı şekilde Rusya'ya karşı düşmanca bir düşünce taşımıyor. Dolayısıyla, bu düşünce gerçekten uzaktır. Ancak bana kalırsa, Rusya ve İsrail arasındaki samimi dostluk ilişkisi sıcaklığını kaybetmese de bir miktar gerileyecektir. Belirli bir süre için soğuk bir ilişki sürdürülecek olsa da, İşlerin patlama noktasına gelecek bir gerginliğe doğru gideceğini de düşünmüyorum. Bu süre geçtikten sonra İsrail, ilişkileri eski sıcaklığına döndürmeye çalışacaktır. Ancak bu biraz zaman alacaktır.
Emin Huteyt
Kaynak: Al-Waght
Çeviri: Merve Soydaş